Geleceği Yönetmek
GELECEĞİ YÖNETMEK
Yazar: Ahmet Şerif İZGÖREN
Yayınevi: Elma Yayınevi
1.Basım Aralık 2017 (5000 adet)
Sayfa Sayısı: 224
ANADÜŞÜNCE
Yazar,
kendisinin ve arkadaşlarının yaşanmış örnekleriyle iş dünyasına ve kurumların
geleceği nasıl yönetmesini, ne gibi değişiklikler yaparak hedeflenen başarıya
ulaşmasını anlatmaktadır. Kısacası “Değişim-Başarı-Gelecek” üçgeninde anlatarak
okuyucuya ipuçları vermektedir.
ÖZET
SİSTEMİ YÖNETİN
Türkiye’deki
bürokratik işlerin çok uzun sürdüğünü ve zaman kaybının fazla olduğundan işler
hızlı ilerlemesi gerçekleşmemektedir. Yazar verdiği bir örnekte Kanada’da
yaşayan yeğenin annesini kaybetmiş ve toprağa vermek için Türkiye’ye gelmiş.
Fakat bir türlü bürokrasi işlerini halledememiş. Kurumlar arası sıkıntılar
yaşamış. Kanada’da olsa bir kaybın olduğunda birkaç veri alıp başınız sağ olsun
der ve üzüntümüzü paylaşır gönderirler. Türkiye’de var olan sistemlerin
(eğitim, hukuk, siyaset ….) gibi birçok
hikayelerle sistemleri eleştirel bakış açısı ile ele almıştır.
DEĞİŞİM NİÇİN GEREKLİDİR
Ülkemizin
değişim için ilk önce eğitime yatırım yapması gerekmektedir. Ne yazık ki AR-GE
harcamaları %1 altında ve eğitim için ise %3 civarındadır. Sanayide kullanılan
teknolojilerin yeterli seviyede olmadığında bahsetmiştir. Kaliteli üretim için
çalışanların işten çıkma korkusunu aşması, gelir seviyesinin yükseltilmesi ve
çalışma koşullarının iyileştirilmesi gerekmektedir. Türkiye’de bu durumlar ise
pek parlak sayılmaz.
1.BÖLÜM
CESARET İSTEYEN ADIM
CESARET İSTEYEN ADIM
Bir
kurumun ihtiyaç analizi üzerinden yola çıkarak. Gerçek ve olumlu bir değişimi
yakalayabilmek amacıyla kurum için de yaşadığı sıkıntılarını daha ilerisini
görebilmesidir. Çalışmanın başarısı yönetim ve çalışanlar arasında iş birliği
ile doğrudan bağlıdır. Kurumların danışmalık hizmetinin alması gerektiğini ve
ön yargıları ortadan kaldırılması gerekmektedir.
2.BÖLÜM
DEĞİŞİMİN PLANLANMASI
DEĞİŞİMİN PLANLANMASI
Değişim
için kurumların zaman ve kaynak ayırması gerekir. İzgören akademi ve danışmalık
hizmetlerinden bahsederek…Değişim için kurumun ihtiyaç analiz çalışmaları ve
ilk görüşme oldukça önemlidir. Analiz sürecinde çalışanlarla görüşmeler
sağlanarak kurumun mevcut durumunun öğrenilerek değişim sürecinin
planlanmasıdır.
3.BÖLÜM
STRATEJİK YÖNETİM KURGUSU- GELECEĞİN ROTASINI ÇİZMEK -GELECEK HAYALİ VE HAYAT AMACI
STRATEJİK YÖNETİM KURGUSU- GELECEĞİN ROTASINI ÇİZMEK -GELECEK HAYALİ VE HAYAT AMACI
Liderlik
ve yönetmek arasındaki farkın bir gelecek hayali yaratmak veya bir gelecek
hayalinin olmamasıdır. Kurumun ilk hedefleri gelecek hayali yaşam amacı ve
değerlerin belirlenmesi, sağlam temeller üzerinde inşa etmesidir. Kurumda ilk
atılan temeller ilerleyen süreçlerde ise değişiklik yapılması zordur. Geleceği
oluşturmanın en iyi yolu planlamak ve bu planı harekete geçirmektir. Atatürk
“Türk milleti çalışkandır, Türk milleti zekidir” (s.106) demiş. Aslında bu sözü
derken savaştan çıkmış bir milletin güvenini kazanması için millete hitap
ediyordu. O zamanlar Atatürk ülkeye gelecek hayali kazandırmak olduğu
anlaşılır. Liderlerin sistemdeki değişimleri kurumun değer, gelecek hayali ve
stratejilerini belirlerken çalışanların gerçek katkısını almak ve benimsetmek
yani bir inanç sistemine bağlı kültür oluşturmak olmalıdır. Asıl önemli olan
nereye gittiğimiz değil kim olduğumuz önemlidir. Gittiğimiz yer her zaman
değişebilir, stratejik ve hedefler değişebilir ama yeter ki kim olduğumuzu
bilelim.
Bir
ülkenin gelişe bilmesi için biliyoruz ki eğitimli ve kaliteli insanlar
yetiştirmemiz gerekiyor. Kısa bir örnek vermek gerekirse, bir kasaba da normal
bir eğitim almış, ufukları dar bırakılmış, çaresiz düşünen insan topluluğunun
içerisine dil bilen, dünya ile ilişkisi olan, her alanda bilgi sahibi olan bir
insanı koyun. Birkaç yıl geçtikten sonra tekrar gidin o kasaba ya nelerin nasıl
değiştiğini göreceksiniz…
4.BÖLÜM
ORGANİZASYON YAPISINA MÜDAHALE (YENİDEN YAPILANMA VE İYİLEŞTİRME ÇALIŞMALARI)
ORGANİZASYON YAPISINA MÜDAHALE (YENİDEN YAPILANMA VE İYİLEŞTİRME ÇALIŞMALARI)
Organizasyon
temel aşaması iş analizlerinin yapılmasıdır. Yazar ülkemiz ve yabancı ülkeler
ile karşılaştırma yaparak birçok konuya değinmiştir. İş analizi, insan
kaynaklarının en temel aşamasıdır. Bir nevi organizasyon içindeki işlerin
gerektirdiği görev ve sorumlulukları aynı süreç içerisinde gerçekleştirmektir.
İş analizinde kişinin bilgi ve becerilerinden çok bu kişinin o iş için
gerektirdiği bilgi, beceri ve yetenekleri tespit edilmesi gerekir. İş tanımı,
işte gerçekleştirilen faaliyetlerin, görev ve sorumluluklarını yazılı bir
materyale dökmektir. İş tanımı organizasyon iç rollerinin netleşmesine yardımcı
olmaktadır. Bir kurumda olmazsa olmaz organizasyon şeması olması ve çalışan
listeleri gerekmektedir. İş akış sürecinde değişim projelerinde en önemli nokta
ise kurum içinde işleyen süreçlerin ortaya çıkması ve değerlendirilmesidir. İş
akış sürecini görselleştirerek hatalı veya eksik faaliyetlerin belirlenmesi
daha kolaylaşır.
Çalışanların faaliyetleri görselleşrerek aynı sayfada ve aynı içerik altında toplanmış olur. Bu şekilde ortak çalışmak
ve anlaşmak kolaylaşmıştır. Ayrıca zamandan ve maliyetten tasarruf sağlanmıştır.
Organizasyonu yeniden yapılandırılmasıyla verimlilik artar çalışanlar olumlu
bir etkiye sahip olmuş olurlar. Birkaç şirket hakkında tecrübe ve görüşlerini
anlatmıştır.
5.BÖLÜM
EĞİTİMLER VE KOÇLUK ÇALIŞMALARI
EĞİTİMLER VE KOÇLUK ÇALIŞMALARI
Kurum
içerisinde çalışanlara verilen eğitimler, bireysel gelişim ve davranış
değişimini hedefleyerek çalışanların kalitesini artırmaktır. Kurumsal eğitimi
bahsetmenden günümüz eğitimi değinmek gerekiyor. Çünkü geçmiş eğitim sisteminden
kaynaklı olarak bugünün sonuçları oradan gelmektedir. Eğitim sisteminin berbat
olduğundan bahsetmektedir. Bu durumu kitap da verilere dayalı analizlerle
inceleme yapmıştır. Ülkemizin kurumlar arası bütçe dağılımına baktığımızda
eğitim için harcama dağılımı ülkemizin gelişimi için doğru gibi durmuyor. Evet
şu an dünyanın ekonomide 17 ülkesi olabiliriz. Fakat buna rağmen ilk 100 de ne
bir üniversitemiz var ne de değerlendirmeler sonucunda ilk 40 giren bir öğrenci
potansiyelimiz yok. Bunu için acil olarak geleceğe yaptığımız yatırım şimdilik
yeterli değil. Kurumsal eğitimde kazanılan bilgi ve becerileri daha iyi ve
karşı kurumsal alanla rekabet edecek seviyeye getirmektir. Ülkemizde kurumların
içindeki yapısal sorunların temel kaynağı büyük bir kısmı insan kalitemizdir.
Kurumsal eğitimlerle kalıcı değişimi sağlamak pek mümkün değildir. Bu işin
merkez noktası kaliteli insan yetiştirmektir.
6.BÖLÜM
DEĞİŞİMİN DESTEKLENMESİ (İZLEME VE DEĞERLENDİRME)-4 ÖNEMLİ FAKTÖR
DEĞİŞİMİN DESTEKLENMESİ (İZLEME VE DEĞERLENDİRME)-4 ÖNEMLİ FAKTÖR
Değişim
için ilk şey projenin başarma olasılığı üzerinde olmasıdır. Amerika da yapılan
bir araştırma sonucunda dört değişim çabasından sadece birinin başarıya
ulaştığını gösteriyor. Türkiye de birçok bu konuda örnekler olduğunu
anlatmaktadır. Değişimi başarmak için işine adanmış takımlarla başarı sağlanır.
Boş kalabalıklarla değil. İnsana yatırım yapılmadıktan sonra değişim yaratmamız
mümkün değildir. Kurumlar daha verimli, daha başarılı organizasyonlara ulaşması
için bir hedef koymalıdır. Hedefe ulaşmak için liderlik, iletişim, kurum
kültürü ve müşteri odaklı düşünmek bu hedefler değişimi desteklemede çok önemli
dört faktördür.
Lider
risk alır ve zirveye tek başın çıkmaya çalışır, başarıyı paylaşmaz ama
başarısızlığı hemen paylaşır. Fakat sistemli lider ise öyle değildir. Risk
almaz, atılım yapar. Bilgi ve verilerle yola çıkar ve en önemlisi ise zirveye
çıkarken ekibi ile birlikte ilerler, başarıyı paylaşır. Aslında lider kurumda
bir organizasyon sistemi kurmasıdır. Çünkü sistem varsa şirket bireye dayalı
olmaktan kurtarırsınız. Değişim yönetiminde iletişim ana etkendir. Sistem
liderlerinin kurum kültürü oluşturma çabaları gelecek hayali belirleme çabası
kuruma verim, üretim gibi çıktılar getirecektir. Kurum sisteminin müşteriye
vereceği hizmet odaklı oluşturup geliştirilmesi gerekir. Müşteri odaklı
düşünebilme becerisi, değişim sürecinde hedefe ulaşabilmek için oldukça önemli dört temel öğeden birisidir.
GENEL ANLAMDA ANLATILMAK İSTENEN
Devlet veya özel kurumların var
olan sistemleri ciddi anlamda sorgulamamız gerektiğinden bahsetmektedir. İyi ya
da kötü olan sistemler üzerinden örnekler vererek vurgulanmasını istemektedir.
Patronlar, yöneticiler, eğitimcilerin değer ürettiği, gelecekte nasıl bir
sistem oluşturacaklarını ve yönetecekleri hakkında fikirler sunmaktadır.
Yönetme gücünün kültürüne sahip olanların daha kalıcı başarılar elde ettiğini,
yönetme gücünün kültüründen mahrum olanların ise her zaman risk altında
olduklarını anlatmaya çalışıyor. Çarpıtıcı örneklerle, gücün kültürüne sahip
olmanın önemini ve yollarını özetliyor.
Kitap dili sade ve akıcı bir şekildedir. Resimler, grafik,
istatistikler ile görsel bir anlatımda okuyucuya kalıcı izler bırakarak kitabın
etkisinde bırakıyor. Bir kişisel gelişim kitabından farklı bir anlatımla sanki
roman okuyormuş tarzında bir anlatımla sunmuştur. Kitap da kare kod uygulaması
ile konu hakkında farklı materyaller kullanarak bilgiye ulaşımını
kolaylaştırmıştır. Ülkemiz de eğitim ve iş alanında birçok istatistiklerle
ülkenin gidişatını, sorunlarını açık bir dille anlatmıştır. Kurumsal eğitim,
danışmanlık hakkında kurumların ön yargılı davrandığını örnek vermek gerekirse
“kaç yıldır bu şirkette çalışıyorum bu zamana kadar değişmedi de siz mi
değiştireceksiniz” gibi ön yargılı yaklaşımları anlatmaktadır. Danışmanlık
eğitimi alan kurumların ise gelecekte kurumların ne gibi riskler altında
olacağı konusunda bilgi sahibi olarak istikrarlı ilerlemesine yardımcı
olmaktadır. Ülkemizde
eğitim içine siyaset girdiğinde bilim, bilgi, başarı ve üretkenliği olmadığını,
eğitim kalitesinin düşmesine sebep vermektedir.
Gelecekte
bizi neler beklediğini öğrenmek için iki yol vardır. Birisi hiçbir şey yapmadan
zamanı gelip de görmek ya da geleceği şekillendirmek için harekete geçip kontrolü
elimize alıp değişimi yönlendirmek. Bu kitap da asıl anlatılmak istenen
kurumların gelişim ve değişimi için önceden belirleyerek ilk adımı atmak
ilgilidir. İlk paragrafta bahsettiğim gibi değişime ön yargılı yaklaşan
kurumların ilerisini göremeyerek kontrolsüz bir şekilde büyüyorlar farklı
kurumlar için de rekabet yapamaz hale geldiklerinde küçülerek iş dünyası içinde
kayıp olup gidiyorlar. Değişim aynı zaman da uzun ve sıkıntılı
bir süreç olduğundan bu süreçleri gerçek olay ve örneklerle kitabında
anlatmaktadır. Değişimlerin kurumlarda nasıl yapılabileceği ile ilgili kılavuz
olması, bilgi ve tecrübelere yer vermiştir.
Bana göre herkesin mutlaka okuması gereken bir eserdir.
“İnsan kendi öğrendiği bilgiyle geleceğini
daha iyi şekillendirir.”
YAZAR HAKKINDA
1965 yılında İzmir’de doğdu. 1983
yılında Kuleli Askeri Lisesi’ni, 1987’de Hacettepe Üniversitesi İngiliz
Dilbilimi Bölümü’nü bitirdi. Türk Silahlı Kuvvetleri’nde üsteğmen rütbesine
kadar görev yaptı.
1991 yılında ordudan istifa etti.
Aynı yıl Ankara Üniversitesi TÖMER Bursa Şubesi’ni kurdu ve bu şubenin müdürü
olarak dört yıl görev yaptı. Bu dönemde, Bursa’nın ilk kültür merkezini açtı.
Türkiye’nin tek çeviri dergisini çıkarttı. On altı tiyatro, müzik, resim
kulübünün fahri başkanlığını yaptı.
1995 yılında özel sektöre transfer
oldu; iki ayrı firmada genel müdürlük yaptı. 1996 yılında AIESEC Yüksek
Danışmanlar Konseyi Üyesi olarak hizmette bulundu. İngiltere (Sunley Management
Center) ve Türkiye’de zaman yönetimi, finans, liderlik, beden dili, işletme
yönetimi ve yönetim modelleri, satış ve pazarlama, iletişim, şirket
fonksiyonları, karar alma teknikleri, stres yönetimi, motivasyon, yaratıcı
liderlik, benchmarking vb. konularda birçok seminere katıldı ve eğitim aldı.
Daha sonra bu alanlarda yurt içinde ve yurt dışında eğitimler verdi. Liderlik,
takım çalışması, yönetim ve iletişim alanında yurt dışı da dâhil olmak üzere
birçok üniversite ve platformda 500’ü aşkın seminer verdi. Hâlen bu konularda
Türk ve yabancı birçok kuruluşa, eğitim ve danışmanlık hizmeti vermektedir.
İzgören, çalıştığı kurumlarda
değişim yaratması ve sistem oluşturmasıyla tanındı. Kurucusu olduğu Academy
International / İzgören Akın Eğitim ve Danışmanlık firmasının 1996’dan beri;
ELMA Yayınevi’nin (Akademi Artı Yayıncılık AŞ) 1999’dan beri Yönetim Kurulu
Başkanlığı görevindedir. Sekiz tanesi iş ve yönetim ile kişisel gelişim
konularında olmak üzere on iki kitabı yayımlanmıştır. Bunlardan dokuz tanesi on
binin üzerinde satılmıştır.
Türkiye'de konusunda çalışan bir
bilirkişi.
Eserleri
Avucunuzdaki
Kelebek
Geleceğin Organizasyonunu Yaratmak
Şu Hortumlu Dünyada Fil Yalnız Bir Hayvandır
Eyvah! İş Görüşmesi
Dikkat Vücudunuz Konuşuyor
Süpermen ve Uğur Böceği
Hıdır Kişisel Gelişiyor
Eşik altı Büyücüleri
Uçan Halı Babam
İş Yaşamında 100 Kanguru
Sarı Siyah
Geleceğin Organizasyonunu Yaratmak
Şu Hortumlu Dünyada Fil Yalnız Bir Hayvandır
Eyvah! İş Görüşmesi
Dikkat Vücudunuz Konuşuyor
Süpermen ve Uğur Böceği
Hıdır Kişisel Gelişiyor
Eşik altı Büyücüleri
Uçan Halı Babam
İş Yaşamında 100 Kanguru
Sarı Siyah
Kaynak: http://www.kimkimdir.gen.tr/kimkimdir.php?id=4827
Ben değişimin yaşantımız da kaçınılmaz bir gerçek olduğunu düşünüyorum. Bu kitapta da bahsedildiği gibi geleceğimizi yönetmek için yenilik ve değişimlere açık olmalı ve hayatımızın kontrolünü elimize almalıyız. Ahmet Şerif İzgören'in ismini çok duymuştum. Lakin kitaplarını alıp okumak pek kısmet olmadı. Ama buradaki kitabın özetini okuduğumda, kişisel gelişimimiz ve hedeflerimizi şekillendirmemiz doğrultusunda ne kadar yararlı bir çalışmalar çıkardığını gördüm. Yazarın kitaplarını almak için sabırsızlanıyorum. Güzel bir çalışma ve paylaşım olmuş, elinize sağlık.
YanıtlaSilGelecekteki olacaklara müdahil olmanın yolunun bekleyerek değil geleceği planlayarak gerçekleşebileceği yönünde bol örneklere yer verilmiş bir eserden bahsediliyor
YanıtlaSilActually, this was my first education book.I mean, I hadn't read a book which is about education yet.After book , I changed my perspective on the education.I leant hear is the meaning of change and it is concentrating on the future-achievement-change triangle.It gonna be beneficial for next generations.
YanıtlaSil